7 Mart 2009 Cumartesi

Opera Mini

Artik her an erisilebilir olmak yetmiyor ayni zamanda da herseye erisebiliyor olmak istiyor insan. Hareket halinde de internete erisebilmek icin artik hemen hemen her cep telefonunda bir internet tarayicisi bulunuyor.
Son zamanlarda bazi telefonlarda düzgün tarayicilar görmeye basladiysak da cogu zaman bu tarayicilar daha web`de dolasmaya baslamadan tüm hevesinizi kiriyor. Daha önce Philips X800`ümden bashetmistim. Mesela bu telefonun tarayicisi bir felaket.

Neyse ki Opera Mini var. Gercekten cok ince dusunulerek tasarlanmis, partik ve hizli bir internet tarayicisi. Sayfa görüntülemesi cok iyi calisiyor, yatay modu ve zoom ile farkli alternatifler sunuyor ve en iyisi de bu progamcik tamamen bedava (webde gezinmek icin gsm operatörüne ödediginiz ücret baki tabii ki)

Internet sitesinden indirip aninda gezinmeye baslayabilirsiniz. Hemen hemen tüm cep telefonlari destekleniyor. Listede cep telefonunuz olmasa bile ekran boyutuna uyunlu baska bir sürüm mutlaka isinizi görecektir. Performansini önce bir test etmek istyorsaniz internet sayfasinda demo da bulabilirsiniz. Türkce arayüz de mevcut.

5 Mart 2009 Perşembe

Avast - Anti Virüs

Öyle bilgisayarin inceliklerinden cok anlamiyorum. Evde internete girip, sagda solda biraz takilmak icin ve blog yazmanin disinda pek fazla birsey yapmiyorum. Yine de durup duruken virüs kapip hayatimi zorlastirmak istemedigim icin kullandigim her bilgisayara bir antivirüs programi indiriyorum.

Kimdi su an hatirlayamiyorum ama zamaninda bana avasti kim tavsiye ettiyse ona büyük bir tesekkür borcluyum. Özellikle Norton ile yasadigim kabuslari düsünecek olursak.

Avast tamamen bedava indirip yükleyebileceginiz bir anti vürüs programi. Simdiye kadar hic bir problem cikartmadi ve oldukca da hafif calisiyor. Norton mesela daima kendini belli ederken avast emailleri tararken bile oldukca hizli. Sik sik virus bellegini güncelliyor ve diger bir güzellik de Türkce arayüzü. Bosuna korsan programlarla ugrasmayin, avasti indirin rahat edin…

4 Mart 2009 Çarşamba

TURKCELL`den Neredeyim

Belki herkesin birbirine ilettigi e-postalardan coktan ögrenmis olabilirsiniz ama ben burada da paylasmak istedim. TURKCELL artik göndereceginiz bir SMS ile bulundugunuz noktayi size koordinatlari ile birlikte gönderiyor.
Uludag`da bir genc kayboldugunda Turkcell`den koordinatlarin alinmasi yasal islemlerin uzunlugu nedeniyle bir turlu gerceklestirilemediginde ve genc bundan dolayi öldügünde herkes bunu elestirmisti.
Sonucta yasal zorunluluklar var ve Turkcell`in o olayda pek bir sucu yoktu bence ama yine de duyarli davranip bir cözüm üretmisler. NEREDEYIM yazip 2222`ye gönderiyorsunuz ve gelen yanit mesajinda konumunuz ile ilgili detaylari ögrenebiliyorsunuz. Örnegin:

BULUNDUGUNUZ BOLGE
Istanbul,Kadikoy,Icerenkoy,Karaman Ciftlik Yolu Caddesi
COGRAFI KONUMUNUZ
(40derece 58dk 44sn Kuzey,29derece 06dk 22sn Dogu)
SIZE EN YAKIN NOKTALAR
Tem Buro Amirligi 103m(+902164104113), Ozel Avicenna Hastanesi 225m(+902165741000), Infotech Bilisim ve Iletisim Teknolojileri A.S. 32m(+902165740505)
Polis Imdat 155, Alo Jandarma 156, Hizir Acil 112, Itfaiye 110

Hizmetin ücreti 2 SMS / 4 Kontör olarak belirtiliyor ama sanirim kontörünüz olmadiginda da kullanabiliyorsunuz. Süper bir hizmet bence, umarim diger operatörlerde de benzer bir uygulama vardir. Hic ihtiyaciniz olmasin :)

3 Mart 2009 Salı

Metrobüs: Zincirlikuyu - Sögütlücesme

Lastik Tekerlikli Tramvay veya diger adiyla Metrobüs Istanbul kent ici ulasiminda devrim olacakmis gibi görünüyor. Günlük hayatimda pek isime yaramayacak olsa da bugün Zincirlikuyu - Sögütlücesme hattinida yolculuk ettim.
Sabirsizlikla bekleyen oldugu kadar zaten sikisik olan ana arterleri daha da daraltacagi icin sikayetci olanlar da vardi ama bence kim düsünmüsse cok iyi düsünmüs. Hakikaten acaba bu Metrobüs projesini ilk ortaya atan kim?

Metrobüsleri tirtila benzetiyorum; kocaman olmalarina ragmen ayni zamanda sirin bir tasarimlari var. Görebildigim kadariyla iceride acilabilen bir cam bulunmuyor ancak havalandirma gayet yeterli. Zincirlikuyu`dan binince köprüye kadar hizli bir yolculuk basliyor. Dur-Kalk trafikte kalmis arabalarin yaninda hizlica gecmek insana ayricalikliymis havasi veriyor :) Köprüye bir kac metre kala Metrobüs normal trafige katiliyor ve Köprü boyunca devam ederek sonra tekrar kendisi icin ayrilmis yoldan devam ediyor.

Metrobüsün normal trafige katilimi cok fazla bir problem yaratacakmis gibi gelmedi bana. Sonucta köprü yoluna farkli noktalardan zaten yogun bir katilim mevcut. Yogun trafikte Metrobüsün hizi kesilecek biraz o kadar.

Benim yolculugum 15 dk sürdü ama sanirim trafik yogun oldugunda bu 20 dkya kadar cikabilecek ki bu yogun is saatinda gercekten de inanilmaz.

Sögütlücesmeye varildiginda Kartal yönüne giden Minibüslere aktarma yapmak mümkün. Ayrica TCDD Sögütlücesme istasyonu da hemen orada. Özellikle Haydarpaşa-Gebze hatti islah edilip hizli tramvaya elverisli hale getirilebilirse süper olur.

1 Mart 2009 Pazar

Habertürk Gazetesi

Haberturk gazetesi 2009 basiydi, Subat basiydi derken sonunda Mart basinda okuyucusuyla bulustu. Ilk piyasaya ciktikleri zaman her zaman iddia edildigi gibi, bu gazete de tarafsiz ve farkli olmayi vaat ediyor.

Vatan gazetesinin ilk ciktigi zamanlari hatirliyorum. Herhangi bir Holdinge veya Sanayi grubuna bagli olmadan bagimsiz ve tarafsiz yayin yapacaklarini iddia ediyorlardi. Sonradan söylentiler gercek oldu ve Vatan gazetesinin Dogan gurubuna bagli oldugu kesinlesti.

Star gazetesi de ilk ciktigi zaman farkli bir bicim ile, daha ufak (hemen hemen dergi kadar) boyutlarla baslamisti yayin hayatina. Ben oldukca begenmistim ama nedense sonradan vazgectiler. Standart boyuta dönüler.

HT gazete ise bildigimiz gazetelerden daha ufak boyutlarda ama dergi kadar da ufak degil. Ayrica ana sayfalarda kullandiklari kagit da diger gazetelerden alisik oldugumuz kagitlardan daha parlak ve kaygan. Ve ne mutlu bana ki insanin elini boyamiyor. Uyuz oluyorum diger gazetelere. Ne zaman vapurda gazete keyfi yapmak istesem sonunda kapkara eller ile kala kaliyorum. HT oldukca renkli bir gazete. Hatta ilk basta insana fazla renkli geliyor. Internetten gazete okuyormus gibi hissettim ama bir süre okuduktan sonra alistim ve begendim.

Dergilerde görmeye alisik oldugumuz reklam yöntemlerini gazeteye tasimislar. Ana sayfada yarim kapak reklam, orta sayfada katli duran 4 sayfalik büyük reklam vs...

Hergün 6 gazete sloganiyla ciktilar: Ana gazete HT, Ekonomi, Spor, Kent, Magazin ve Pazar. Bence bu cok da iyi bir fikir degil. Bir kere gazeteyi bu kadar cok bölünce her biri ince oluyor ve insana ici de bosmus hissiyati veriyor. Onun yerine sporu, ekonimiyi sayfa sayisinda taviz vermeden ana gazetenin icine gömseler ve Magazin ile Kent gazetelerini birlestirseler daha iyi olurmus bence.

HT`nin tarafsiz bir gazete olup olmadigini görmek icin biraz beklemek gerekecek (HT, Ciner grubuna bagli bir gazete). Ama Fatih Altayli yönetimindeki Sabah`i oldukca begenirdim. Bakalim ayni basariyi HT ile de yakalayabilecek mi. Tarafsizligin ilk emarelerini gazetelerin Televizyon sayfalarinda bulabilirsiniz. Eger kendi grup kanallari ve programlari bariz bir bicimde ön plandaysa veya kavgali olduklari rakip grubun kanal ve programlari bariz bicimde görmezden geliniyorsa, haberlerin objektifliginden de süphe etmek gerekir bence.

Bu anlamda HT güzel bir baslangic yapiyor ve kanal yayin akisindaki siralamayi aylik reyting ölcümlerine göre yapiyor. Cok begendigim diger bir uygulama da Film tanitimlarinin yaninda imdb puanina da yer verilmesi.

Bir haftaligina HT gazetesinin fiyati 50 kurus ama ondan sonra üc büyük kentte hafta ici 75 kurus, hafta sonu 1 lira. Bakalim bu nispeten pahali fiyat ile ne kadar tiraj yakalayabilecekler.

22 Şubat 2009 Pazar

Antep Fistikli Cikolata


Cikolata agizda erimeye basladigi zaman mutlu olan insanlardanim bu yüzden oldukca fazla cikolata tüketiyorum. Tüm o secenekler arasinda benim favorim antep fistikli cikolata. Cünkü cikolatanin tadini en iyi tamamlayan sey bence antep fistigi.
Genelde Ülker`in Golden Antep Fistikli Sütlü Cikolatasini tercih ediyordum. Etinin cikolatasi ve tabii uzun yillardir piyasada olan Nestle Damak da zaman zaman ikame ürün olarak begenimi kazanmisti ama cikolatadaki son trende en hizli uyum saglayan Eti oldu.
Etinin Antep Fistikli cikolatalari artik Trans Yag icermiyor(Trans yagi kolestrolü tetikliyor ve kardiyovasküler hastalıklara yakalanma riskini artiriyor). Eti`nin diger bir avantaji da diger ikisine oranla daha fazla (%20) fistik iceriyor olmasi.
Saglikli beslenme anlayisi artik abur cuburlara kadar gelmis durumda. Sadece cikolatada degil cips benzeri ürünlerde de artik Trans Yaginin kullanilmadigina yönelik ibareleri paketlerde görebilirsiniz. Rekabetin ürün cesitliliginin yanisira saglik konusunu da kapsar hale gelmis olmasi güzel.

Yeni Keşfim

Rimel benim en sevdiğim makyaj malzemesidir. Hiç bir şey sürmesem de en azından rimelimi sürüp öyle çıkarım sokağa.
İşte soldaki de yeni keşfim: L'oreal Extra Volume Collagen Mascara. Kirpiklerimi gür ve kıvrık yapıyor. Çok çok memnunum. Sanırım şimdiye kadar kullandığım en iyi rimel bu. Evet, evet kesinlikle öyle :)

Ninewest - Yeni Cicilerim



İndirimlerle devam edeyim hazır başlamışken :) Dün Ninewest'te bu kahverengi ayakkabıyı aldım. Sezonda 180 TL imiş. İndiimde ise 55 TL, şaka gibi. Ninewest de bu sene sanki ekstra indirim yaptı ya da bana öyle geliyor yine. Üstelik sebil gibi, indirimin kaçıncı haftası ama hala o kadar çok model var ki! Gerçi benim numaram en çok giyilen numaralardan olduğu için beğendiğim birkaç modeli indirimde bulamadım. Bir de sezonda dünya para bayılıp satın aldığım güzelim ayakkabımın üçte biri fiyatına indiğini görmek ve hala numaramın olduğunu görmek feci içime oturdu ama giydiklerime sayacağım artık ne yapayım :)




Marks&Spencer - Gece Elbisesi




Bu sene indirimlerden epey güzel şeyler satın aldım. Hepsine de ihtiyacım vardı, denk geldi.


Ben mi daha önce farketmemişim yoksa bu sene ekstra büyük indirimler mi oldu? Bu elbiseyi M&S'ın indiriminden aldım örneğin. Tam anlamıyla ba-yıl-dım. Rengi, renk geçişleri, modeli bir harika! Aslında giyip göstermek vardı ama inanın şu an hiiççç halim yok. Dün yaklaşık 5 ay aradan sonra tekrar yüzmeye başladım ve vücudumdaki her kasım ağrıyor.


Fotoğrafı az önce pek de aydınlık olmayan bir ortamda cep telefonumla çektiğim için çok güzel olmadı gerçi ama ben bayılıyorum bu elbiseme :) Güle güle kullanayım :)

15 Şubat 2009 Pazar

Zar Adam

Daha önce kitap kötülemis miydik burada bilemiyorum ama o kadar büyük bir hayal kirikligi yasadim ki paylasmak istedim.
Kimden duydum ya da nerede okuyup alma hatasina düstüm ona da bilemiyorum ama kapak tasariminin Olasiliksiz ve Empati kitaplarini andiriyor olmasina sakin kanmayin (kapagina bakip kitap mi alinir zaten...). Hic alakasi yok!
Konu ilginc aslinda. Kendini, isini ve hayati sorgulayan bir piskologun bir nevi bunalima girip kararlarini attigi zarlara göre vermesini anlatiyor ama konunun temelde ilginc olmasi kitabin berbat olmasini engellememis.
Öyle edebiyat elestirmeni havalarina da girmek istemiyorum ama daha önce yarim biraktigim baska bir kitap oldugunu hatirlamiyorum. Kitap 400 küsür sayfa civarinda ve 50. sayfada sikilmaya baslayip kendimi kastim ama 130. küsürüncü sayfasinda daha fazla dayanamayip kitabi bir kenara attim.
Böylece bir kere daha kitabin arkasinda yazilmis olan referans cümlelerine kanmamak gerektigini anlamis olduk. 'Olağanüstü eğlenceli. Gelecekte hayatınızı değiştirebilecek kışkırtıcı fikirlerle dolu, çok tehlikeli.' bir kitap imis! Kim demisse halt etmis.