27 Aralık 2008 Cumartesi

Sarelle Efsanesi Geri Döndü

Son zamanlarda televizyonda Sarelle reklamlarını görünce dayanamayıp sonunda aldım :) Önce reklamlarıyla ilgimi çekti. Pek de alışmadığımız bir şekilde, fındığın gözünden anlatılıyordu reklam. Oysa, ne bekleriz? Bir aile çerçevesi içerisinde ekmeğe Sarelle sürerken gördüğümüz anne ve mutlu çocukları vs. Ama neyse ki bu klasik anlayışı kullanmamışlar. Üstelik, kısa filmleri de dikkat çekici. Mesela, ürünün içerisinde trans yağ olmadığını anlatan, hem muzip hem de mesajı çok net bir şekilde veriyor. Siz ne dersiniz?


Uzun lafın kısası markete gittiğimde reklamda gösterilen ambalajı dışında bir de bu fotoğraftaki minik, şirin mi şirin kavanozları gördüm ve dayanamayıp hemen aldım :) Her biri 50 g'lık cam kavanozlar. 6 tanesini şık, kompakt bir kutuya yerleştirmişler. Üstelik kutuya da hasır görüntüsü vererek reklamlardaki doğallık konseptlerini iyice pekiştirmiş olmuşlar. Bu sektörde yenilikçi bir ambalaj olmuş.
Ne diyeyim, yolları açık olsun :)

Bizim Mutfak'ın Pazarlama Faaliyetleri

Bugün Nodiahp ile tam dışarı çıkacaktık ki kapımızın koluna asılmış Bizim Mutfak poşeti ile yerde duran Barilla kalem makarnayı gördük. Kağıt poşet, mutlu yıllar yazılı bir sticker ile kapatılmıştı ve içinden bir flier ile ekşili yuvalam çorbası çıktı. Aslında Ülker'e karşı soğuğumdur ama madem kapıma kadar gelip bırakmışlar denememezlik olmaz deyip bu akşam yemeğinde bu çorbayı pişireceğim. Tadına bakınca lezzeti hakkındaki görüşlerimi ayrıca paylaşırım sizlerle ;) Bu arada Barilla'yı çok severim ama anlaşılan onu da Ülker satın almış. Zaten adamlar hızlı tüketim ürünleri sektörünü ele geçirmiş vaziyette. El atmadıkları kategori kalmadı HTÜ'de neredeyse.
Bayramda da yine aynı yolu izlemişlerdi. O zaman da şeffaf bir poşet içerisine 3 adet minik çikolata koyup bir kurdeleyle ağzını kapatmışlardı. Onun fotoğrafını çekmek aklıma gelmemişti...

The One

BU ARALAR BUNA BA-YI-LI-YO-RUMMMM

İlginç Uyarı

Bundan birkaç hafta önce bir haftasonu bisiklete binmeyi öğrenmek için (evet, 28 yaşındayım ama bisiklete binmeyi bilmiyorum, daha doğrusu bilmiyor-dum) sahile inmiştik ve yandaki uyarı levhalarını görünce dayanamadım fotoğrafını çektim. Böyle şeyler ara sıra forward mail olarak gelirdi de, şaşırır inanmayan gözlerle bakardım.
İşte, yanda da bu tip uyarılardan biri.

23 Aralık 2008 Salı

Philips Hediye Çeki

Elimde 7 adet 50 YTL değerinde Philips Hediye çeki var. İstanbul'daki Boyner mağazalarından yapacağınız Philips kişisel bakım ürünlerinde 31 Aralık tarihine kadar geçerli. İsteyenler benimle deneyimlerimiz@gmail.com adresinden irtibata geçerlerse nasıl gönderebileceğim konusunu netleştiririz. Önce gelen kapar :) Bu da benden size yılbaşı hediyesi olsun ;)

21 Aralık 2008 Pazar

Çiçekçi Geldi Haaanıımmm

Sağolsun ablam her özel günde ofise mutlaka çok güzel çiçekler gönderir. Bazen saksıda, bazen sepette birbirinden güzel aranjmanlar. Ben de artık onun çiçekçisini öğrendim, özel günlerde arkadaşlarıma bu sayede çok güzel sürprizler yapabiliyorum. Belki size de faydası olur diye yazayım dedim aklıma gelmişken. Çalı Çiçek'ten bahsediyorum. Yanılmıyorsam yeri Şişli'de. Yanılmıyorsam diyorum çünkü şimdiye kadar sadece telefonda sipariş verdim. (0212) 217 08 98 numaralı telefondan arayıp Abbas Bey ile görüşüyorum. İnternet sitesinden şimdiye kadar hiç sipariş vermedim çünkü telefonda pazarlık gücümü kullanıyorum ;) 40 milyona şahane sepet aranjmanları gönderebiliyorum. Oysa internet sitesine baktım da az önce link verebilmek için, fiyatlar hafif tuzlu. Benim size önerim telefonda pazarlığınızı yapmanız. Bir de ben artık nasıl aranjmanlar yaptığını bildiğim için görmeden iç rahatlığıyla siparişimi verebiliyorum tabii :)

Solda gördüğünüz mesela en vasatlarından biri... Bir de tabii aradan 5 gün geçtikten sonra çekilmiş fotoğraf :) Yani içlerinde bazı solmuş olan beyaz güller, ortancalar ve lilyumlar eksik. Aklım başıma biraz geç geldi de ancak fotoğrafını çekebildim.

Yılbaşı Fırsatlarına Devam - Avon

Bu yılbaşı fırsatları olmasa ne yapacak mışım acaba :) Sayelerinde epey zamandır ertelediğim ihtiyaçlarımı bir bir karşılamaya başladım. Avon'da da yine yılbaşı dolayısıyla %50 indirimler var. Bizim ofiste bir arkadaşım Avon'un satış temsilcisi. Cuma günü ondan Violet 4'lü göz farı aldım. Daha doğrusu sipariş verdim. 1 hafta içinde elimde olacakmış. Bakalım, umarım memnun kalırım. Şimdiye kadar Avon'un sadece rimelini kullanmışlığım var, o da bir yılbaşında hediye olarak gelmişti, memnun kalmıştım, hatta hala kullanıyorum. Bir tarafı simli gümüş renkli likit eyeliner, diğer tarafı ise rimel.
(Fotoğraf Avon kataloğundan)

Yine Tchibo, Hep Tchibo :)







Madem giyim kuşamdan başladık, öyle devam edelim o zaman :) Dün hani güya ayakkabı için çıkmıştım ya işte, eh Tchibo'ya uğramadan olmazdı tabii. Bu haftaki konsept "Yeni Yıl Melekleri". Kataloğuna buradan ulaşabilirsiniz. Ben de gitmişken bu cicileri aldım kendime. Kısa kollu triko da çoraplar da oldukça kaliteli. Triko tam ofise giymelik. Başka rengi olmadığı için siyah aldım ama zaten en klasik renk. Füme ve gri pantalonlarımın üzerine şık duracaktır.


(Fotoğraflar katalogdan)

Bodyshop'ta Kampanya

Dün annemle alışverişe çıktık. Amaç, bana şirketin yılbaşı yemeğinde giymek için gümüş rengi abiye bir ayakkabı almaktı ama onun dışında herşeyi aldım diyebiliriz :P (tamam, birazcık abartıyorum) Kendime çok cici yılbaşı hediyeleri aldım, bunlardan bir kısmı tesadüfen gezerken girdiğim Bodyshop'tan. Uzun bir süredir fondötene ihtiyacım vardı. Tam aradığımı bulmuş (nemlendirici özellikli fondöten, 05 aldım ben) kasaya gidiyordum ki rafta duran bronzlaştırıcı top allıklar aklımı çeldi ve onu da aldım. Kasada yılbaşı kampanyasını duyunca (3 al 2 öde) bir de bedavadan kendime hindistan cevizli body butter aldım. Evde çileklisi vardı, bu sefer de hindistancevizlisini deneyeyim dedim.

Cep telefonumun şarjı bitti ve zaten aktarma kablom da şirkette kalmış. Dolayısıyla yeni cicilerimin fotoğraflarını çekemiyorum, Bodyshop'un sitesinden aldığım foto.larla idare ediverin ;)

İpekyol-Machka-Twist

En son ne zaman Deneyimlerimize yazmışım diye baktım da tam 7 ay olmuş, yani iş değişikliği yaptığımdan bu yana bloga hiçbir yazı eklememişim. İhmal ettiğimi farkındaydım ama bu kadarını ben bile farketmemiştim. Re-za-let. Bir aralar hiç yazmıyor diye Nodiahp'ı burada alttan alta eleştirirken benim düştüğüm konuma bakın. Acilen silkinip toparlanmam lazım :)

Yazacak milyon şey birikti ama bakalım aklımda ve cep tel.imde neler kalmış... Giyim-indirim ile başlayalım, ne de olsa Nodiahp o konulara hiç el atmıyor ;)

Geçen ilkbahar farkettim ki İpekyol, her ayın ilk haftasonu belirli ürünlerde (uğurböcekli ürünler) %50 indirime gidiyor. Bunu öğrenince sırf meraktan Bostancı'dan kalkıp Mecidiyeköy'e Profilo Alışveriş Merkezi'ne gittim. Yeni başlayacağım şirkette artık daha ciddi (!) kıyafetler giymem gerekiyordu, dolayısıyla gardrobuma el atma vakti gelmişti. Eh hem de önüme böyle bir fırsat çıkmış, bir yandan da merak beni kemiriyor, uzak muzak demedim, gittim :) Giderken içimden sadece birkaç üründe indirim vardır allah bilir vs diyordum ama hiç de öyle olmadığını İpekyol'a gidip kendimden geçercesine alışveriş yaptığımda anladım :)

İşte, o alışverişimde aldığım yarı fiyatlı beyaz ceketim. Yazın ofise giderken çokça faydalandım kendilerinden ;)